Dış aydınlatma nedeniyle gökyüzüne ve karaya kaçan ışık, yapı çevresindeki doğal yaşamı olumsuz etkiler, kamaşmaya neden olur ve gökyüzü görünürlüğünü azaltır. Ayrıca gökyüzüne kaçan ışık, aydınlatma etkisi olmadığı için kayıp enerji olarak kabul edilir.
Işık kirliliği analizi ile sürdürülebilir bina kapsamında, aydınlatma tasarımcısı tarafından yapılan cephe ve çevre aydınlatma tasarımı bir simülasyon ile değerlendirilerek; armatür tipi, armatür yerleşimi, armatür yönü vb. konular ele alınır. Öneriler geliştirilerek tasarımın ışık kirliliği yaratmayacak şekilde etkilenmesi sağlanır.
Işık kirliliği, ışığın canlıları rahatsız edecek şekilde yanlış kullanılmasıdır. Yanlış yönde, yanlış miktarda, yanlış yerde, aydınlatılması gerekmeyen yerde ışık kullanımı hem ekonomik kayıp hem de rahatsız edici bir durumdur.
Genel olarak, ışık kirliliği analizi, büyüyen bir çevre sorununu ele almak ve doğal dünyayı gelecek nesiller için korumak için önemli bir araçtır.
Işık kirliliği çok sayıda çevre sorunu yaratır. Geceleri avlanan veya yiyecek arayan yaban hayatı türleri beslenemeyebilir. Bazı flora ve fauna, ışık kirliliğine maruz kaldığında mevsimsel değişikliklere uyum sağlayamaz. Göç sırasında kendilerine rehberlik etmesi için yıldızlara güvenen göçmen kuşların kafası karışabilir. Işığın yanlış kullanımı insan sağlığına dahi zarar verebilmektedir. Çalışmalar, özellikle geceleri yapay aydınlatmaya aşırı maruz kalmanın sirkadiyen ritimlerimizi ve melatonin üretimimizi bozabileceğini, gece görüşümüzü bozabileceğini ve uyku bozukluklarına yol açabileceğini göstermiştir.
Son olarak, gökyüzüne veya aydınlatma ihtiyacı olmayan alanlara yönlendirilen ışık kirliliği, hem enerji hem de para israfıdır.